Kayıtlar

Eylül, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ruh

Resim
İçinde kıvrılan ve büzüşen bir ruh kederin hararetiyle çoraklaşan ve yumru halini alan her nefes alışta. Fani bedende oradan oraya savrulan çıkış yolu arayan. Hakikate kavuşturacak olan bedbaht bir çaba ile bedeni çürüten. Bir ruh ki kendini fark ettirmeyen ondan saklanan. Ölüm soğukluğuna tanık ve yüzleşme korkusuyla ürperen. Deli divane bir ruh, acının her bir yanına toslayan çarptığı her yerde bir parçasını bırakan ve dağılan karahindiba gibi. Bir ruh ki kayıp parçalarıyla, eksikliğiyle dahi kendini hiçbir yere sığdıramayan.  

Keder Kalıntısı

Resim
  Şimdiye kadar bildiğin bütün yolları denedin. Kendini sevmeyi, var olmaya çabaladığın yaşamda anlam kırıntısı irdelemeyi. Bir çıkar yol bulmak, içindeki sonsuz kara delikte kavrulan o sıkıntıyı atmak mümkün olmuyor. İliklerine kadar bulantı hissi besliyorsun, hücrelerin yaşamın çekilmezliğini kusuyor. Hiç mi sevemezsin, öylesine, rastgele, bir anlık. Gündelik uğraşların arasında, değersiz ve hor gördüğün herhangi bir şeyin içinde. Sen hayatın kusurlu noktasısın. Diğer birçoğu gibi. Lakin kasıtlı bir çabayla içinde dev bir canavar besliyorsun. Özenle kederle besliyorsun onu. Varlığını yok etmesine izin veriyorsun. Keşke diyorsun yok etse beni. Bitse bu çekilmezliğe sebep olan her şey. Kendini yok etmeye özen gösteriyorsun. Hayatın akışı sana uymuyor, sen ona uyamıyorsun. Üstüne uymuyor hiçbir meşgale. Kendinden yorgunsun, taşıdığın o kara delikten yorgunsun. İçin tıklım tıkış çığlık dolu. Mümkünü yok diyorsun, oluru yok. Bir kurtuluş yok. İnsan kendinden kaçamaz. Kafanın içine yer